Göğsümün üstünde kocaman bir S harfi taşımasam bile içinde kocaman bir kalp taşıyorum.
Geçen gün başımdan geçen şu bayılan kadın olayını detaylı anlatma vakti geldi. Çünkü beni etkiledi hani daha büyük olaylara tanıklık etmiştim ama dahil olmamıştım. Kahraman sayılmazdım ama olay içindeki faydam ve aktifliğim beni kahraman rolüne sokuyordu. Daha fazla laf kalabalığı yapmayı bırakıp, konuyu anlatmaya başlıyorum. Her şey akşam Ayvalık merkezde el yapımı süs eşyaları tarzı şeyler satan pazardan ayrılıp, caddede yürümemle başladı. Mağazanın önünde otururken, arkadaşı da elinden tutup kaldırmaya çalışırken, kadın yana doğru devrilip düştü.
İşte, o an bir karar vermeliydim hem de hemen. Ya diğer insanlar gibi geçip gidecektim ya da yardım edecektim. Yanlarına koştum, yapabileceğim bir şey olup olmadığını sordum. Kadın, bayılan arkadaşının bacaklarını havada tutuyordu ve kendince bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Yüzüme baktı ama panikten bir şey diyemedi, o sırada bir erkek geldi sanırım bayılanın eşiydi. Hemen başının altına ellerini koydu, beraberinde gelen genç de sanırım oğluydu ki o da mağazadan gelen personelin getirdiği kolonyayla bileklerini ovalıyordu bayılanın. En sonunda bana bakarak "Ambülans!" dediler, artık 112'yi arayabilirdim. Önceden aramadım çünkü benden başkası aradıysa tekrar 112'yi arayarak yanlış bir şey yapmaktan çekinmiştim. Neyse, bayılanın yakınlarından aldığım işaretle 112'yi aradım; ne kadar şehre tatile gelmiş olsam da Ziraat Bankasının önündeydik ki adres vermede sıkıntı olmadı. Aklıma aldığım eğitimlerden ya da genel kültür olarak edindiğim bilgilere dayanaraktan, şahsın başının yana doğru çevrilmesini tavsiye ettim. Çünkü olası bir kriz anında dilini yutabilir veyahut istifra etmesi halinde boğulma tehlikesi geçirebilirdi. Adam kadının başını yan çevirmeye çalıştı ama kadın titreyerek kabul etmedi, herhalde etrafında toplanan kalabalık sebebiyle ürkmüş ve nefes alamamaktan korkmuştu zaten kaldırım üstünde yerde duruyordu. Ben de deniz dalgalı, gece soğuk olur diye çantama kapüşonlu koymuştum ki onu çıkarıp verdim kadının başının altına koysunlar da rahat etsin diye. Teşekkür edip aldılar ve kadının başının altına koydular ama tahmin ettiğim şey oldu, kadın saniyeler içerisinde yan dönerek istifra etmeye başladı. Gene panik olmadım ki bu kriz yönetimlerinde sanırım biraz iyiyim, hemen çantamdan selpak çıkardım ve adama verdim.
Hadi ben yardım ediyordum, diğerleri de bayılanın yakınlarıydı ama diğer boş beleş insanların etrafta olması çok gereksizdir. Hem faydaları yok hem de etrafta kuru kalabalık yaparak kargaşaya sebep oluyorlardı. Cidden mal mal izleyip duruyorlardı, yardım etme gayreti içerisinde de değillerdi. Bu dediklerim zaman için hızla gelişiyordu ki ambülans seni duyuldu. O mal mal bakanlar nedense bir kahramanlık yarışına girerek, şov yapmaya başladılar. Ambülansa doğru koşmaya başladılar, gerizekalıların bilmediği bir şey vardı. Sen ambülansa gitmezsin, ambülans sana gelir. Yani sen ambülansa gidip durdurursan vakit kaybettirirsin, bırak da ambülans direkt hastanın yanına gelsin. Ben gene kontrolü ele alarak kollarımı iki yanlara açtıktan sonra aşağı yukarı sallayarak, hastanın benim yakınımda olduğunu belirttim ki zaten ambülans hemen yanıma yanaşıp durdu. Hemen bayılan şahıs ambülansa bindirildi, genç de refakatçi olarak araca bindi, diğer yakınlarsa bana defalarca teşekkür ettikten sonra dolmuş durağına gittiler ki oradan hastaneye geçeceklerdi. Ben insanlığımı yaparak defteri kapadım ama olayın beni etkilemesi ve size anlatma sebebime gelirsek, ya bayılan ben olsaydım? Gördüğünüz gibi, bayılan kadının yanında tanıdıkları ve benim gibi uzman birinin olmasına rağmen çok zor durumlarla karşılaştık. Demek ben bayılsam tek başıma, millet "Allah şifa versin." diyerek yanımdan geçip gidecek ya da sadece etrafımda toplanıp beni seyredecekler. Gözlerimden lazer, bileklerimden ağ atamıyorum ama insanca yaşadığım sürece ben de en süper kahramanım. Yaptığım iyiliği böyle anlatmak doğru mudur, anlattıktan sonra anlamı kalmış mıdır? Ben haticeye değil neticeye bakarım, kadın kurtulduysa ve en bunu anlatarak 3-5 kişiyi bilinçlendirdiysem yeter. Kendinize iyi bakın, kargaşaya asla mahal vermeyin :)
Ben Buraya Çıplak Geldim (Nil Karaibrahimgil)
Ne bileyim, ne bileyim
Nefes aldım, nefes verdim
Burdayım, pes etmem yok
Ben buraya çıplak geldim
Heyhat! utanmam yok, utanmam yok
Bazen ne yapsam 1-1 berabereyim
Sorsalar ben neyim, ne mağlup ne galibim
Ne bileyim, ne bileyim
Geçen gün başımdan geçen şu bayılan kadın olayını detaylı anlatma vakti geldi. Çünkü beni etkiledi hani daha büyük olaylara tanıklık etmiştim ama dahil olmamıştım. Kahraman sayılmazdım ama olay içindeki faydam ve aktifliğim beni kahraman rolüne sokuyordu. Daha fazla laf kalabalığı yapmayı bırakıp, konuyu anlatmaya başlıyorum. Her şey akşam Ayvalık merkezde el yapımı süs eşyaları tarzı şeyler satan pazardan ayrılıp, caddede yürümemle başladı. Mağazanın önünde otururken, arkadaşı da elinden tutup kaldırmaya çalışırken, kadın yana doğru devrilip düştü.
İşte, o an bir karar vermeliydim hem de hemen. Ya diğer insanlar gibi geçip gidecektim ya da yardım edecektim. Yanlarına koştum, yapabileceğim bir şey olup olmadığını sordum. Kadın, bayılan arkadaşının bacaklarını havada tutuyordu ve kendince bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Yüzüme baktı ama panikten bir şey diyemedi, o sırada bir erkek geldi sanırım bayılanın eşiydi. Hemen başının altına ellerini koydu, beraberinde gelen genç de sanırım oğluydu ki o da mağazadan gelen personelin getirdiği kolonyayla bileklerini ovalıyordu bayılanın. En sonunda bana bakarak "Ambülans!" dediler, artık 112'yi arayabilirdim. Önceden aramadım çünkü benden başkası aradıysa tekrar 112'yi arayarak yanlış bir şey yapmaktan çekinmiştim. Neyse, bayılanın yakınlarından aldığım işaretle 112'yi aradım; ne kadar şehre tatile gelmiş olsam da Ziraat Bankasının önündeydik ki adres vermede sıkıntı olmadı. Aklıma aldığım eğitimlerden ya da genel kültür olarak edindiğim bilgilere dayanaraktan, şahsın başının yana doğru çevrilmesini tavsiye ettim. Çünkü olası bir kriz anında dilini yutabilir veyahut istifra etmesi halinde boğulma tehlikesi geçirebilirdi. Adam kadının başını yan çevirmeye çalıştı ama kadın titreyerek kabul etmedi, herhalde etrafında toplanan kalabalık sebebiyle ürkmüş ve nefes alamamaktan korkmuştu zaten kaldırım üstünde yerde duruyordu. Ben de deniz dalgalı, gece soğuk olur diye çantama kapüşonlu koymuştum ki onu çıkarıp verdim kadının başının altına koysunlar da rahat etsin diye. Teşekkür edip aldılar ve kadının başının altına koydular ama tahmin ettiğim şey oldu, kadın saniyeler içerisinde yan dönerek istifra etmeye başladı. Gene panik olmadım ki bu kriz yönetimlerinde sanırım biraz iyiyim, hemen çantamdan selpak çıkardım ve adama verdim.
Hadi ben yardım ediyordum, diğerleri de bayılanın yakınlarıydı ama diğer boş beleş insanların etrafta olması çok gereksizdir. Hem faydaları yok hem de etrafta kuru kalabalık yaparak kargaşaya sebep oluyorlardı. Cidden mal mal izleyip duruyorlardı, yardım etme gayreti içerisinde de değillerdi. Bu dediklerim zaman için hızla gelişiyordu ki ambülans seni duyuldu. O mal mal bakanlar nedense bir kahramanlık yarışına girerek, şov yapmaya başladılar. Ambülansa doğru koşmaya başladılar, gerizekalıların bilmediği bir şey vardı. Sen ambülansa gitmezsin, ambülans sana gelir. Yani sen ambülansa gidip durdurursan vakit kaybettirirsin, bırak da ambülans direkt hastanın yanına gelsin. Ben gene kontrolü ele alarak kollarımı iki yanlara açtıktan sonra aşağı yukarı sallayarak, hastanın benim yakınımda olduğunu belirttim ki zaten ambülans hemen yanıma yanaşıp durdu. Hemen bayılan şahıs ambülansa bindirildi, genç de refakatçi olarak araca bindi, diğer yakınlarsa bana defalarca teşekkür ettikten sonra dolmuş durağına gittiler ki oradan hastaneye geçeceklerdi. Ben insanlığımı yaparak defteri kapadım ama olayın beni etkilemesi ve size anlatma sebebime gelirsek, ya bayılan ben olsaydım? Gördüğünüz gibi, bayılan kadının yanında tanıdıkları ve benim gibi uzman birinin olmasına rağmen çok zor durumlarla karşılaştık. Demek ben bayılsam tek başıma, millet "Allah şifa versin." diyerek yanımdan geçip gidecek ya da sadece etrafımda toplanıp beni seyredecekler. Gözlerimden lazer, bileklerimden ağ atamıyorum ama insanca yaşadığım sürece ben de en süper kahramanım. Yaptığım iyiliği böyle anlatmak doğru mudur, anlattıktan sonra anlamı kalmış mıdır? Ben haticeye değil neticeye bakarım, kadın kurtulduysa ve en bunu anlatarak 3-5 kişiyi bilinçlendirdiysem yeter. Kendinize iyi bakın, kargaşaya asla mahal vermeyin :)
Ben Buraya Çıplak Geldim (Nil Karaibrahimgil)
Nefes aldım, nefes verdim
Burdayım, pes etmem yok
Ben buraya çıplak geldim
Heyhat! utanmam yok, utanmam yok
Bazen ne yapsam 1-1 berabereyim
Sorsalar ben neyim, ne mağlup ne galibim
Ne bileyim, ne bileyim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder